YÜREĞİ DİLHUN BİR KÖY

YÜREĞİ DİLHUN  BİR KÖY

( Mevlüt OĞUZ )

“Hükümet Kafkasya’da Karabağ ve Dağıstan taraflarından gelen yüz hanekadar muhacırın ahalisini (Bu dosyadaki bir belge de seksen diyor. Yani bu seksen’in, nüfus mu, hane mi olduğu da belli değil) o tarihte, Ma’muret’ül -Aziz Vilayeti, Maden Kazası’nın Arguvan Nahiyesi’ne bağlı Fethiye Köyü’ne yerleştirilir.

Fethiyeliler ise, bu olaydan rahatsız olmuşlardır. Çünkü bu muhacırler, onların tapulu arazisi olan iki yüz kadar tarlaya ve bu tarlaların suyunu temin eden ark (hark) üzerine  yerleştirilmişlerdir.

Zaten başlangıçda, irade-i senniye de (padişah emri), bu muhacirlerin, Yazıhan’daki boş araziye yerleştirilmeleriyönünde çıkmıştır. Fakat bölgenin memurları, yetkilerini kötüye kullanarak, onları Fethiye’ye yerleştirmişlerdir.

Adı geçen köylüler, verdikleri dilekçelerde, bu yerleştirme yüzünden ”…yüreğimiz dil-hün ve feryad-ı Figanımız, nücum-ı sema gibi gökyüzünü ihata eylemişdir…” Yani (yüreğimiz kan ağlıyor ve ağlayıp sızlanmalarımız, semadaki yıldızlar gibi gökyüzünü kaplıyor.) demektedirler.

Mahalli memurlar ise onları “Layte Laalle” ile , (bakalım, bugün, yarın) gibi sözlerle, başlarından savmaktadırlar.

Yine bu dosyadaki belgelerden öğrendiğimize göre, o tarih de Fethiye Köyü, iki yüz elli hane ve bin yüz küsur nüfusa sahiptir.

Ayrıca bu dosyada mevcut, Ma’muret’ül  –Aziz Vilayeti Mektubi Kalemin’den Dahiliye Nezareti’ne muhatap, 17 Mart 326 (m.30 Mart 1910) tarihli yazıda  “…vaktiyle Malatya’ya merbut olduğu ve her suretle kurb-u (yakın olma, yakınlık ) münasebeti bulunduğu halde, Liva-i mezburdan Fekkiyle (koparılarak) Keban’a rabt’ü ilhak (bağlanmış edilmiş olan mezkur Fethiye Karyesi’nin de, ma’ruzat-ı sabıka vechile yine Malatya ‘ya rabt-ı Lüzumu…”ndan bahsedilmekte ve Dahiliye Nezaretince de bu yazıya verilen cevapta, konu ile ilgili muamelenin, Meclis_i Umum-i Vilayet’ce tamamlanması istenmektedir.

BOA.DH.MUİ.Dos. 68-2, Ves 13.

Burada ilginç bir durum vardır. Şöyle ki, bu yazışmaların devam ettiği tariherde Malatya sancağı halkı, “Kürsi-i Vilayet’in, yani vilayet merkezinin, Ma’muret’ül-Aziz’den Malatya’ya nakli konusunda girişimlerde bulunmaktadır. Vilayet ise merkezi kaptırmaktansa, bu işi, sancağa bir köy bağışlayarak, ucuz yoldan savuşturmaya bakmaktadır.

Bu benim, yani bu kitabın yazarının kişisel düşüncemdir. Günahı ve sevabı da benim boynumadır.”

Adnan Işığın belgeler ışığındaki değerlendirmesi böyle. K

Ali Aksüt

Etiketler:,

Yorum bırakın